Uzman Psikolog Meliha Işık, Türk aile yapısında en sık gözlemlediği sağlıksız tutumları anlattı. Türk aile yapısı, köklü duygusal bağları ve sıcak ilişkileriyle biliniyor. Ancak bu yapının içinde, zaman zaman bireysel gelişimi engelleyen bazı sağlıksız tutumlar da kendini gösterebiliyor. Uzman Psikolog Meliha Işık, aile bağlarının güçlü olmasının aynı zamanda bağımsızlaşmayı zorlaştıran bir yönü olduğunu belirtti.
SAMİMİ AMA FAZLASIYLA İÇ İÇE BİR YAPI
Işık, Türk aile yapısının bir yandan dünyada eşi benzeri az bulunan samimi duygular barındırdığını, diğer yandan da bireysel gelişimi sınırlayan bir yapıya dönüşebildiğini ifade etti. Işık, “Türk aile yapısında aslında çok fazla sağlıksız davranış gözlemleyebiliyoruz. Ama aynı zamanda bu kadar içten, samimi, derin duyguların yansıtıldığı bir aile yapısına da dünya kültüründe pek rastlanmıyor. Yaş almak aslında ayrışmayı gerektirir. Yani zaman geçtikçe bireyin ebeveynlerinden hem duygusal hem de sosyal anlamda ayrışması gerekir. Fakat bizim toplumumuzda bu ayrışma pek mümkün olmuyor. Aileler hem kendileri bağımsızlaşamıyor hem de çocuklarının bağımsızlaşmasına izin vermiyor.” Diye konuştu
BAĞIMLI BİR YAPIYA DOĞRU EVRİLİYORUZ
Uzman Psikolog Meliha Işık, özellikle genç yetişkinlik döneminde görülen bağımlı ilişki biçimlerinin giderek arttığını belirterek, “En sağlıksız bulduğum tutum, bireylerin bu gelişimsel mesajları alamayıp gittikçe daha bağımlı bir yapıya evrilmeleri. Kimi zaman genç yetişkinlerin kendi evlerini açamadıklarını, ekonomik olarak bağımsızlaşamadıklarını, akran ilişkilerini sürdüremediklerini görüyoruz. Bu da hem bireysel hem toplumsal olarak büyümemizi engelliyor. Bu durum sadece bireyden değil, içinde yaşadığımız koşullardan da kaynaklanıyor. Toplumun şu an çok güven verdiğini söyleyemeyiz. Ekonomik ve sosyal koşullar bağımsızlaşmayı zorlaştırıyor. Ancak bu gerekçeyle gelişimsel özelliklerimizi ertelemek de sağlıklı değil. Sonuçta bağımsızlaşma, hem ebeveynin hem çocuğun sorumluluğudur.” dedi
EBEVEYNLER ÇOCUKLARININ BÜYÜMESİNE İZİN VERMİYOR
Konuşmasına şu şekilde devam eden Işık, “Anne ve babalarla en sık çalıştığımız konu aslında bu. Onlar çoğu zaman farkında olmadan çocuklarının büyümesine izin vermiyorlar. Yetişkin yaşa gelen bir bireyin hâlâ ebeveyn onayına ihtiyaç duyması, sağlıklı bir gelişim göstergesi değil. Bağımsızlaşmak, sevgisizleşmek değildir. Ebeveynler çocuklarını gerçekten sevmek istiyorsa, onların kendi ayakları üzerinde durmalarına izin vermelidir. Çünkü en büyük sevgi, özgür bırakabilmektir.” Diye konuştu