Son günlerde özellikle büyükşehirlerde art arda yaşanan gıda zehirlenmeleri ve son kullanma tarihi geçmiş ürün skandalları, ülke genelinde gıda güvenliğine ilişkin endişeleri artırdı. Çok sayıda vatandaşın etkilendiği olaylar ulusal kamuoyunda geniş yankı bulurken, Isparta esnafı kentteki durumun büyükşehirlerle aynı kefeye konulmasından rahatsız olduğunu belirtti.
Isparta Lokantacı, Kebapçı, Pastacı Esnaf ve Sanatkârlar Odası başkan adayı ve Anadolu Mutfağı işletmecisi Özgür Tunçbilek’in açıklamalarının ardından, kentte 35 yıldır hizmet veren tanınmış esnaflardan Uğur Baysan da önemli değerlendirmelerde bulundu.
“Her olayda dönercilerin suçlanması bizi derinden üzüyor”
Baysan, ulusal medyada yaşanan her gıda skandalında döner fotoğraflarının kullanılması ve sektörün günah keçisi ilan edilmesinin kendilerini yıprattığını belirtti.
“Biz bu işi 35 yıldır yapıyoruz, ömrümüzü verdik. Birkaç kötü örnek yüzünden tüm sektörün suçlanması bizleri ciddi anlamda üzüyor.” diyen Baysan, Isparta’daki işletmelerin sıkı denetimlerden geçtiğini hatırlattı:
“Isparta’da merdiven altı üretimi yok. Bizler düzenli olarak gıda, hijyen ve tarih kontrollerinden geçiyoruz. Denetimlerde hata varsa kimse tolerans göstermez, anında cezai işlem uygulanır. Bu sıkı denetimlerden memnunuz; çünkü konu sağlık.”
Son günlerde büyükşehirlerde yaşanan zehirlenme vakalarının ardından sosyal medyada ve bazı ulusal kanallarda dönercilerin hedef gösterildiğini söyleyen Baysan, bunun halkta gereksiz bir korku yarattığını ifade etti:
“Bir otelde yapılan ilaçlama sonrası yaşanan olay bile önce ‘gıda zehirlenmesi’ diye servis edildi. Hemen ardından döner görselleri paylaşılıyor. Her skandalda dönerin fotoğrafını koymak nedir? İnsanlarda çekince oluştu. Her Hafta sonu ailecek gelen düzenli müşterilerimiz bile ‘çekinerek yiyoruz’ diyor.”
“Isparta döneri Türkiye’de bir marka: Patentini bile düşünüyoruz”
Isparta’da uzun yıllardır tost makinesine basılarak yapılan tavuk dönerin Türkiye’de benzeri olmadığını söyleyen Baysan, bu ürünün artık kentle özdeşleştiğini belirtti:
“Türkiye’nin hiçbir şehrinde bizim dönerimizin aynısı yok. Sırf Antalya’dan buraya döner yemek için gelen müşterilerimiz var.Adam seneler önce buraya öğrenci olarak gelmiş döneri yemiş aradan seneler geçmiş adam hayla Antalya’dan çıkıp gelip dönerimizi yiyip gidiyor. Isparta döneri artık bir marka hâline geldi. İlerleyen dönemde patent almayı bile düşünüyoruz.”
“Esnafına sahip çık Isparta”
Baysan, vatandaşlara güvenilir ve bilinen işletmeleri tercih etmeleri çağrısında bulunarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tanıdığınız, bildiğiniz yerden yiyin. Bizim işimiz tek kalem değil; arkamızda çalışan personel, tedarikçiler, elektrikten doğalgaza kadar ciddi bir gider var. Hem esnafın hem vatandaşın mağdur olmaması için güvenilir işletmeler tercih edilmeli. Bazı işletmeler çeşitli kampanyalar düzenliyor bir alana bir bedava gibi.Bu tür kampanyalar sos ve patatesden ibaret. Bizim dönerci esnaflarda döner yemeye gittin mi tavuk yersin patates değil. Bizim derdimiz para değil, itibardır.”
Isparta’da esnafın gıda güvenliğine büyük önem verdiğini vurgulayan Baysan, kentin bu konuda Türkiye’nin en sorunsuz illerinden biri olduğunu belirterek sözlerini noktaladı:
“Isparta halkı gönül rahatlığıyla gelip dönerini, yemeğini yiyebilir. Biz yıllardır bu şehrin damak tadını koruyoruz. Esnafına sahip çıkmak halkın da yararınadır.”
