Isparta’nın Dünü, Bugünü, Yarını Sempozyumu, Emine Kayhan’ın “Osmanlı Haritası Resim Geleneği Çerçevesinde Isparta ve İlçeleri” başlıklı sergisinin açılışıyla başladı. Açılışın ardından Türk Tarih Kurumu Eski Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, “Selçukludan Türkiye Cumhuriyeti’ne Bir Devlet Kenti: Isparta” başlıklı sunumuyla katılımcılara hitap etti.
Konuşmasında Isparta’nın köklü geçmişine ve insan yapısına vurgu yapan Prof. Dr. Refik Turan, kentin tarih boyunca önemli bir kültür merkezi olduğunu belirtti. Turan, “İlk Isparta toplantısına da katılmıştım, ancak bu kadar anlamlı ve kapsamlı bir organizasyonu uzun zamandır görmemiştim. Bugün Valimizden Belediye Başkanımıza, üniversitemizden odalarımıza kadar herkesin bir araya gelmesi Isparta için çok kıymetli bir birliktelik örneğidir” dedi.
Ekonomik gelişmenin toplumların temelini oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Turan, “İnsanın karnı doymadan hiçbir iş yürümez. Ekonomi bir ülkenin lokomotifidir” ifadelerini kullandı.
“Türk Medeniyeti İnsani Değerleriyle Öne Çıktı”
Turan konuşmasında, tarihî örneklerle Türk milletinin yüksek ahlak ve karakter anlayışını vurguladı. Ünlü seyyah İbn Fadlan’ın 10. yüzyıldaki Orta Asya yolculuğundan ve II. Haçlı Seferi sırasında Selçukluların sergilediği insani davranışlardan söz etti.
“Haçlı ordularının Anadolu’da yaşadığı zorluklara rağmen, Selçuklu Türkleri onlara yardım etmiş, yaralarını sarmış, yiyecek vermiştir. Bu, insanlık tarihinde eşi az görülen bir örnektir” diyen Turan, bu tavrın Türk medeniyetinin insani yönünü gösterdiğini ifade etti.
Turan, 1176’daki Miryokefalon Zaferi’nin Anadolu’nun kalıcı Türk yurdu haline gelmesinde dönüm noktası olduğunu belirterek, “Miryokefalon, Sakarya ve Cumhuriyet zaferleri aynı ruhun, aynı ahlakın ürünüdür” dedi.
Isparta’nın tarih boyunca bu ruhun bir parçası olduğunu söyleyen Turan, “Bu topraklarda yaşayan insanlar, hem ahlaki hem kültürel olarak yüksek bir birikime sahip. Bu özellik Isparta’yı farklı kılıyor” ifadelerini kullandı.
“İbn Battuta da Isparta’yı Övmüştü”
Prof. Dr. Turan, ünlü seyyah İbn Battuta’nın Anadolu gezilerinde Isparta ve çevresinden “güzel, düzenli ve çalışkan insanların yaşadığı bereketli topraklar” olarak bahsettiğini hatırlatarak, “Bu, yüzyıllar öncesinden bugüne uzanan bir geleneğin göstergesidir” dedi.
Konuşmasının sonunda Isparta’nın tarihî birikimi, kültürel derinliği ve toplumsal dayanışmasının kentin geleceği açısından büyük bir güç olduğunu vurgulayan Turan, sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçen kurum ve kişilere teşekkür etti.
