Isparta

Şehir Plancısı Yıldızhan’dan Su Uyarısı!

Isparta’nın içme suyu ve tarımsal sulama kaynağı olarak büyük önem taşıyan Eğirdir Gölü, kuraklık tehdidiyle karşı karşıya. Yüksek Şehir Plancısı Hüseyin Yıldızhan, göldeki su seviyesinin kritik düzeylere indiğini belirterek yetkililere acil önlem çağrısında bulundu.

15 metre olan göl derinliğinin bugün birkaç metreye kadar düştüğünü belirten Yıldızhan, “Eğirdir Gölü bizim hayat kaynağımızdır. Hem içme suyu hem de tarımsal sulama için hayati öneme sahip” dedi.

Yıldızhan, göller bölgesindeki diğer su kaynaklarının da benzer sorunlarla karşılaştığını, Beyşehir ve Burdur göllerinin yanı sıra kuruyan Akşehir Gölü’nün de bu bölgedeki su dengesi için hayati önemde olduğunu vurguladı. Su kaynaklarının kontrolsüz kullanımı nedeniyle göllerde ciddi bir su çekilmesi yaşandığına dikkat çekerek, sondaj kuyularının yeraltı sularını tükettiğini ve vahşi sulama yöntemlerinin göllerdeki su seviyelerini olumsuz etkilediğini belirtti.

Şehir Plancısı Hüseyin Yıldızhan; “ Isparta'nın en önemli içme suyu kaynaklarından ve sulama suyu kaynaklarından biri olan Eğirdir Gölü de kurmaya yüz vaziyette. Eğirdir gölü su kotu 914 seviyelerine kadar inmiş durumda. Gölümüz neredeyse ikiye bölünecek, Hoyran mevkinde ikiye bölünecek seviyeye kadar indi. Eskiden 15 m derinliği olan, Eğirdir Gölü şimdi birkaç metre derinliğe kadar düşmüş vaziyette. Eğirdir Gölümüz bizim hayatımız canımız, insan hayatının olmazsa olmazı su kaynağımız. Sadece Eğirdir Gölü'nde değil, bu Beyşehir Gölü. Yine göller yöresindeki diğer Burdur Gölü kuruyan Akşehir gölümüz bizim aslında hayat damarlarımızdı. Bu bölgedeki göller yöresindeki tüm göller bizim göllerimiz Ama maalesef göllerimiz kurumaya yüz tutmuş vaziyette. Bunun nedenlerini çok iyi tespit etmek lazım ve çözümlerini yine bilimsel bir şekilde ortaya koymak lazım. Günümüzün yanlış kullanımı sonucunda bu kadar çekildiğini görmekteyiz, Özellikle taban suyunda sondaj suyu kullanılarak bölgede kontrolsüz bir şekilde sondaj sondaj açılarak gölümüzün yer altı su kaynaklarını engellemekteyiz. Yine günümüzün sulama kaynağı olarak kullandığımız ovalarımız kara sulama yani vahşi sulama dediğimiz sulamayı kullanarak gölümüzü yok etmekteyiz. Bu konuda gölümüzü kurtarmamız lazım, Bizim çünkü hayatımız bu su kaynağımız. Bu suyu biz içme suyu olarak kullanıyoruz, gölümüzde hayatımızın kaynağı olan bu ürünlerimizi bu gölümüzle suluyoruz ki ürünlerimizi alabilelim. Gölümüzü kurtarmak lazım. Bunun içinde devlet aklı, devlet gücü gerekli. Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlet ve gölümüzü kurtaracak güçte bir devlet. Bu yüzden çözümleri bir an önce hayata geçirmemiz lazım. Bu kontrolsüz sondajları önlememiz lazım gölü besleyen kaynakları su kaynaklarını artırmamız gerekiyor” dedi.