Jandarma Albay Karamanoğlu’ndan Emekli Personele Teşekkür Belgesi
Jandarma Albay Karamanoğlu’ndan Emekli Personele Teşekkür Belgesi
İçeriği Görüntüle

Isparta’nın incisi, “Akdeniz’in nazar boncuğu” olarak bilinen Eğirdir Gölü, yıllardır kuraklık ve bilinçsiz kullanımın pençesinde adım adım ölüme sürükleniyor. Bugün gelinen noktada göl, artık çığlık atıyor ama duyan yok!

Bir zamanlar kilometrelerce uzunluğuyla bölgenin en önemli tatlı su kaynaklarından biri olan Eğirdir Gölü’nde sular çekildi, kıyılar çoraklaştı. Balıkçılığın, tarımın ve turizmin can damarı olan göl, gözlerimizin önünde çölleşiyor.

Doğanın Sessiz Çığlığı
Yalnızca su değil, gölün ruhu da yok oluyor. Kuşların göç yolu tehlikede, balık türleri hızla azalıyor, çevresindeki ekosistem birer birer çöküyor. İnsan eliyle yapılan bilinçsiz tarımsal sulama, gölü besleyen derelerin kesilmesi ve küresel iklim krizi Eğirdir’in sonunu hazırlıyor.

Bugün kıyıda yürürken ayaklarımızın altında çatlamış toprak ses veriyor. Bu ses aslında Eğirdir Gölü’nün son nefesi, son çığlığı… Ama biz duymuyoruz, duymak istemiyoruz.

“Yarın Çok Geç Olacak”
Eğer bugünden önlem alınmazsa, yarın bu göl sadece fotoğraflarda kalacak. Çocuklarımızın, torunlarımızın bir daha göremeyeceği bir hatıraya dönüşecek. Eğirdir, hem Isparta’nın hem Türkiye’nin en büyük kayıplarından biri olacak.

Şimdi soruyoruz:
 Bu çığlığı duyan yok mu?
 Bu felakete sessiz kalacak mıyız? Eğirdir Gölü göz göre göre ölüme terk edilirken kim hesap verecek?

Muhabir: Hüseyin Cüneyt Erbil