TES-İş Isparta Şube Başkanı Osman Korkmaz, hem üretici hem de kamuda geçici çalışan binlerce emekçiyi etkileyen su kriziyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Devlet Su İşleri (DSİ) kökenli bir isim olduğunu belirten Korkmaz, "Yıllarca bu işin içinde oldum, şimdi de temsil ettiğimiz işçi arkadaşlarımızla birlikte bu sürecin sıkıntısını yaşıyoruz" dedi.
Aksu, Boğazova, Gelendost, Atabey ve Senirkent gibi birçok bölgede sulama yapılamadığını ifade eden Korkmaz, kapalı sistem sulama konusunun yıllardır göz ardı edildiğini belirtti. “Yıllar önce Senirkent Sulama Birliği parasını yatırdı ama ancak şimdi kapalı sistem yapılıyor. Eğer zamanında bu yatırımlar gerçekleşseydi, bugün ne Eğirdir Gölü bu hale gelirdi ne de üretici bu kadar zor durumda kalırdı” diye konuştu.
Korkmaz, sulama birliklerinde mevsimlik çalışan işçilerin işe başlayamamasına da dikkat çekerek, “Bu arkadaşlarımız 4-5 ay çalışıyor, sigortasını ödüyor, ailesine katkı sağlıyor. Şu anda su basılamadığı için işe çağrılmıyorlar. Vatandaş da ‘su yoksa neden çalıştırıyorsun’ diye tepki gösteriyor. İşçi de çaresiz, üretici de” dedi.
Eğirdir Gölü'ndeki çekilmenin ciddi boyutlara ulaştığını, sadece buharlaşma değil bilinçsiz sulamanın da bu duruma neden olduğunu söyleyen Korkmaz, DSİ'nin yürüttüğü yeni içme suyu projesine de değindi. “Karaköy mevkisinden Isparta’nın içme suyu sağlanacak, fazlası da göle bırakılacak. İnşallah bu proje hem şehir hem de gölümüz için bir can suyu olur” ifadelerini kullandı.
Yeraltı sularının kontrolsüz sondajlarla tükenmesinin büyük bir tehdit olduğunu da dile getiren Korkmaz, “Bugün üretici mecburen kaçak sondaj yapıyor ama bu da yeraltını bitiriyor. Konya’da olduğu gibi toprak çökmesi riski Isparta için de geçerli hale geliyor. Uzmanlar uyarıyor. Bu işi ciddiye almalıyız” dedi.
Açıklamasının sonunda hem çalışanlar hem üreticiler hem de yöneticilere çağrıda bulunan Korkmaz, “Su hayattır. Bu artık ertelenemez. Hep birlikte çözüm üretmezsek elimizde ne toprak kalır ne üretim” diye konuştu.