Isparta

Zamanla Azalan Yumurta Rezervi, Kadınların Geleceğini Etkiliyor

Zamanla Azalan Yumurta Rezervi, Kadınların Geleceğini Etkiliyor

Kadınların doğurganlıkları, biyolojik yaşla birlikte zamanla azalırken, bu süreci kontrol altına almak isteyen kadınlar için tıbbi bir çözüm olan yumurta dondurma, giderek daha fazla tercih ediliyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Tanseli Tosun, bu yöntemi, özellikle annelik kararı erteleyen ya da doğurganlık potansiyelini korumak isteyen kadınlar için önemli bir fırsat olarak değerlendiriyor.

Zamanla Azalan Yumurta Rezervi, Kadınların Geleceğini Etkiliyor

Her kadının doğduğunda milyonlarca yumurtası bulunuyor, ancak bu sayı ergenlik dönemine kadar hızla düşmeye başlıyor. Dr. Tosun, “Kadınlar doğduklarında yaklaşık 1-2 milyon yumurtaya sahipken, ergenliğe gelindiğinde bu sayı 300-400 bine kadar düşer. Bu azalma yaşam boyu devam eder,” diyor. Yumurtalık rezervi, kadının doğurganlık kapasitesinin temel belirleyicisi olup, bu rezervin azalması, anne olma kararını ileri yaşlara erteleyen kadınlar için bir risk oluşturuyor.

Yumurta Dondurma: Kadınlara Zaman Kazandıran Bir Çözüm

Yumurta dondurma, özellikle erken yaşlarda bu işlemi yapan kadınlar için, gelecekte çocuk sahibi olma şansını artıran bir yöntem olarak dikkat çekiyor. Dr. Tosun, "Bir kadın 30 yaşında yumurtalarını dondurduğunda, 38 yaşında bile o 30 yaşındaki yumurtalarla gebe kalma şansına sahip olur. Bu, kadının biyolojik saatiyle yarışmasını sağlayan önemli bir avantajdır," şeklinde açıklıyor. Yumurta dondurmanın, özellikle kemoterapi veya radyoterapi gibi tedaviler nedeniyle doğurganlık kaybı riskiyle karşılaşan kadınlar için hayat kurtarıcı olabileceğini belirtiyor.

Kimler İçin Uygun?

Yumurta dondurma işlemi, Türkiye’de belirli yasal şartlarla sınırlıdır. Dr. Tosun, bu yöntemin genellikle şu gruplara uygulandığını aktarıyor:

Yumurtalık rezervi düşük olan ve evlenmeyi düşünmeyen kadınlar

Doğurganlıklarını etkileyebilecek tedavi görecek olanlar (örneğin kemoterapi)

Ailesinde erken menopoz öyküsü bulunan kadınlar

Rezerv Düşüklüğü Nasıl Anlaşılır?

Yumurtalık rezervinin tespiti için çeşitli testler ve yöntemler kullanılır. Bunlar arasında AMH (antimülleriyen hormon) testi, ultrasonografi ile yapılan antral folikül sayımı ve adet dönemi hormon ölçümleri yer alır. Rezervin düşük çıkması, sadece doğurganlık şansını etkilemekle kalmaz, aynı zamanda kadının menopoza girme yaşını da etkileyebilir.

Tıbbi Bir Gereklilik Olarak Yumurta Dondurma

Yumurta dondurma işlemi, toplumsal ve etik açıdan tartışmalara yol açsa da Dr. Tosun, bu sürecin tıbbi bir gereklilik olduğunu belirtiyor: "Kadınların biyolojik saati, kaçınılmaz olarak zamanla işliyor. Ancak bu işlem, kadının üreme özgürlüğünü elinde tutmasına olanak tanır. Annelik hakkını kaybetmektense, gelecekte bu hakkı elde edebilmek için önemli bir fırsat sunar," diyor.

“Zamana Karşı Özgürlük”

Dr. Tosun, yumurta dondurmayı, kadınlar için “zamana karşı özgürlük” olarak tanımlıyor. "Kadınlar biyolojik saatlerinin gerisinde kalmışken, yumurta dondurma onlara zaman kazandırır. Teknolojinin sunduğu bu fırsat, kadınların annelik kararlarını ertelemelerini sağlar. Doğru zamanlama ve doğru uzmanlıkla yapılan işlem, geleceğe yapılmış değerli bir yatırımdır," şeklinde ekliyor.