Ümit Özdağ'dan Kritik Mesaj:

Ümit Özdağ'dan Kritik Mesaj: "Can Güvenliğim Yok"

Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ı ziyaret etti. Ziyaretin ardından İnce, Özdağ’ın kendisine ilettiği önemli mesajları kamuoyu ile paylaştı. Özdağ, cezaevindeki durumu hakkında endişe verici açıklamalarda bulunarak, "Can güvenliğim yok" ifadelerini kullandı.

Özdağ, İnce’ye yaptığı açıklamada, Silivri Cezaevi’nin yüksek güvenlikli bir tesis olduğunu ve burada çok tehlikeli kişilerin bulunduğunu belirtti. Cezaevinde PKK ve IŞİD üyelerinin de tutuklu olduğunu, bu durumun kendi güvenliği açısından risk oluşturduğunu dile getirdi. "Abdullah Öcalan için rehinim. Anayasa yapım sürecinde beni engel görüyorlar" diyen Özdağ, kendisinin bu süreçte bir hedef haline getirildiğini vurguladı.

Zafer Partisi Genel Başkanı, cezaevinin 7 adımlık bir koğuşunda tek başına kaldığını ve her gün ortalama 10-12 kişinin kendisini ziyaret ettiğini belirtti. Ancak, her görüşme öncesi ve sonrasında güvenlik güçlerinin kendisini aradığını ve sürekli bir gözaltı havası içinde olduğunu söyledi. Özdağ, bu süreçte sahte evraklarla suç üretmeye çalışıldığını da ekledi.

Özdağ, cezaevindeki televizyon izleme durumuna da değinerek, iktidara yakın televizyon kanallarının yaygın olduğunu, ancak muhalif bir kanalı, yalnızca Halk TV'yi izleyebildiğini söyledi. Halk TV’ye de kırgın olduğunu belirten Özdağ, "Benden hiç bahsetmiyorlar" diyerek, bu duruma olan hayal kırıklığını ifade etti. Bununla birlikte, cezaevi personelinin kendisine saygılı davrandığını belirterek, bu konuda bir olumsuzluk yaşamadığını dile getirdi.

Bu açıklamalar, Türkiye’nin siyasi atmosferinde önemli bir dönemeç olan cezaevi koşulları, siyasi tutukluluk ve muhalif seslerin susturulma çabalarına dair dikkat çeken bir durumu gözler önüne serdi. Özdağ’ın "can güvenliğim yok" şeklindeki mesajı, tutuklu liderlerin karşı karşıya olduğu tehlikeleri ve siyasi baskıları gözler önüne seriyor. Bu açıklamalar, sadece Özdağ’ın durumu değil, aynı zamanda Türkiye'deki siyasi iklimin de bir yansıması olarak değerlendiriliyor.