Burdur Gölü 600 Hektarlık Alan için Rehabilitasyona Başladı
Burdur Gölü 600 Hektarlık Alan için Rehabilitasyona Başladı
İçeriği Görüntüle

Günümüzde dijital dünya hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. Sabah gözümüzü açtığımızda ilk iş sosyal medya bildirimlerine bakıyor, gün içinde duygu ve düşüncelerimizi bu platformlar aracılığıyla paylaşıyoruz. Peki, bu dijital evren ne kadar gerçek? Orada sergilediğimiz benliğimiz gerçekten bize mi ait, yoksa bir kurgu mu? Sosyal medya, bireylerin kendilerini ifade ettikleri, gündemi takip ettikleri ve toplumsal etkileşime girdikleri bir alan olarak büyümeye devam ediyor. Ancak bu büyüme, bazı soruları da beraberinde getiriyor: Sosyal medya gerçeği mi yansıtıyor, yoksa sadece bir yanılsama mı sunuyor?

Uygulamalı Bilimler Üniversitesinde Akademisyen ve Sosyolog Ahmet Aydın, “Şu soruyu sormak gerekiyor: Sosyal medya ne kadar sanal, ne kadar gerçek? Günümüzde bazı insanlar, sosyal medyanın gerçek hayatın bir yansıması olduğunu düşünüyor. Oysa bu bakış açısı tamamen doğru değil. Çünkü sosyal medya, gerçek hayatın birebir yansıması değildir. İnsanlar, gerçek hayatta söyleyemedikleri sözleri, yapamadıkları davranışları sosyal medyada rahatlıkla gerçekleştirebiliyor. Bu durum, sosyal medyanın gerçek hayat olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Bazı kişiler için sosyal medya bir tür meydan okuma alanı haline gelmiş durumda. Gerçek hayatta dile getiremediklerini ya da yaşayamadıklarını dijital dünyada yaşıyorlar. Bugün en yaygın kullanılan üç sosyal medya platformu bulunuyor. Facebook'ta gençleri pek sık göremezsiniz; bu platform genellikle daha ileri yaştaki kullanıcılar tarafından tercih ediliyor. Gençler ise Instagram ve X (eski adıyla Twitter) gibi mecraları kullanıyor. Bu platformlar, gençler tarafından daha özgür hareket edebilecekleri alanlar olarak görülüyor. Tüm bu gelişmelerin sonucunda özellikle gençler ve çocuklar kimlik karmaşası yaşamaya başlıyor. “Ben kimim?” sorusu gündeme geliyor: Gerçek hayattaki ben mi, yoksa sosyal medyadaki ben mi? Bu da zamanla bir kimlik problemi doğuruyor” diye açıkladı.

Dijital dünyada var olmanın getirdiği avantajların yanı sıra bireylerin benlik algısı ve toplumsal ilişkileri üzerinde derin etkiler yaratıyor, bu nedenle sosyal medya kullanımının bilinçli ve dengeli bir şekilde yürütülmesinin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Muhabir: Nazlı Nur Çınardal