El emeğini görünür kılmanın yolunun üretimi büyütmekten geçtiğini söyleyen Melike Akbaş, başlangıçta ufak tefek kazançlarla sürdürdüğü işini zamanla geliştirip evinin bir odasını atölyeye dönüştürdü. Akbaş, “Ne zaman işi büyüttüm, o zaman fark edildim” diyerek kadın emeğinin değerinin, görünürlükle birlikte arttığına dikkat çekti.
Melike Akbaş, “Eğer ufak tefek bir şey yapıyorsanız görünmüyor. Yani, pazar parası gibi harcanıp gidiyor, arada kayboluyor. Kazanç olarak da görünmüyor. Başlarda benimki de öyleydi çünkü. Ama ben ne zaman bu işi ev içinde büyüttüm, odanın birini atölyeye çevirdim, o zaman işler değişti” diye konuştu.
Görünür olmak için işleri büyütmek gerektiğinden söz eden Akbaş, “Ben bu atölyeyi dışarıya çıkardığımda, evdeki atölyede çalışmakla dışarıdaki atölyede çalışmanın da farkı olacağını biliyorum. O yüzden, görünürlüğünü hissettirebilmek için işi büyütmek gerekiyor. Çünkü birinin kazancı ile o kazancın görünürlüğü aynı şey değil. Aynı işi yapıyorsun, aynı emeği veriyorsun ama bunu sen biliyorsun; çoğaldıkça, büyüdükçe göze batıyor, fark ediliyor. Bu yüzden çoğaltmamız gerekiyor. Görünürlüğü artırmak ve anlaşılır olabilmek için bunu yapmak şart. Yoksa televizyonun karşısında ördüğümüzde bizi anlamıyorlar. “Anneanne işi, babaanne işi” yaptığımızı düşünüyorlar” dedi.
